Remote, hibrit çalışma gibi kavramların pandemi ile aramızda daha sık duyulur hale geldiği bir gerçek. Pandemi etkisi ile hızlı adapte olmaya çalıştığımız bu sistemlerle ilgili tüm yöneticilerin akıllarında tek bir soru bulunmakta. Peki, bu mobil işgücünü nasıl yönetiriz?
Kısmi veya tam zamanlı uzaktan çalışan ekibinizin verimli, motivasyonu yüksek ve mutlu olabilmesi için bu yazımızda mobil iş gücünü nasıl daha iyi yönetebileceğimize dair ipuçlarını sizlerle paylaşacağız.
Günler geçtikçe geleneksel iş gücü yavaş yavaş yok oluyor ve yerini mobil iş gücüne bırakıyor. Mevcutta ister mobil, ister remote veya hibrit olun, mevcut iş gücü, yüz yüze değil dijital(Mail, Telefon, Programlar) olarak birbirine zaten bağlı ve bu süreç yöneticiler için bazı noktalarda zor olabilir. Mobil işgücünün artılarını ve eksilerini gördüğünüzde, çalışma teknikleri her ne olursa olsun mobil işgücü yönetiminin hepsi için aynı olduğunu göreceksiniz. Buradaki amaç ekibinizi bağlı tutmak ve aynı hedefe doğru ilerlemek.
Pandemi öncesinde dünya yaklaşık 4,7 milyon insanla zaten uzaktan çalışmaktaydı.( Deloitte Türkiye, 2020) Pandemi dönemi ise bu sürecin hızlanmasında büyük rol oynadı. Böylece birçok şirket, çalışanlarının evden çalışmasına olanak sağlayacak yollar aradı veya bulmak zorunda kaldı. Böylece şuanda olduğu gibi dünya genelindeki işletmelerin ve kuruluşların %33'i uzaktan çalışmaya geçmiş veya geçmek üzeri planlar yapmaktadır. (Sırt, 2020)
Uzaktan çalışmanın pandemi ile oldukça hızlanması ile birçok olumlu faydası da ortaya çıktı.
İşletmeler birçok nedenden dolayı mobil çalışanlara yöneliyor ve bunların en başında yetenekli ve nitelikli çalışanı işe alma ihtiyacı yatmaktadır. Bu nedenle uzaktan çalışmaya imkân sağlayan firmalar dünya çapında daha fazla yetenekli adaya oldukça kolay ulaşmayı hedeflemektedir. Böylece fiziksel konum da gün geçtikçe önemini yitirmektedir.
Uzaktan çalışanlar her gün işe gidip gelmek zorunda kalmazlar. Bu sayede birçok dış faktörün etkisi ile oluşan stres kaynakları da azalmış olur. Daha az stresin olduğu ortamda çalışan işe daha hızlı konsantre olur böylece verimlilik artabilir.
Çalışanlar için birçok avantajı olan bu çalışma sisteminin elbette işletmeler içinde oldukça avantajlı olduğu konular bulunmaktadır. Bunların en başında kira, ekipman, araç, genel giderler gibi birçok masrafında bu çalışma sistemi ile azaldığı bir gerçektir. İşletmenizin Fiziksel bir konumu olmadan yönetildiğini düşündüğünüzde tüm bu masraflar gidecektir. Bunun yanında elbette bilişim ve destek hizmetleri için çalışan almanız gerekecektir ancak, maliyeti inşaat maliyetinden oldukça az olacaktır.
Mobil çalıma sisteminin pek çok avantajı olsa da, elbette zorlukları da vardır. Uzaktan çalışan bir çalışanın evden, yoldan çalışıyor veya bir kafeye gitmeyi tercih ediyor olabileceğini unutmayın. Bu nedenle çevresel faktörlere bağlı birçok dikkat dağıtıcı unsur olabilir.
Sözlü iletişim veya yüz yüze iletişim arasından tercih yapılacak olduğunda birçok kişi yüz yüze iletişimi tercih etmektedir. Kelimelerimize eşlik eden beden dilimiz ve yüz ifadelerimiz anlaşılabilme noktasında bizlere oldukça yardımcı olmaktadır. İnsanlar genelde yüz yüze iletişim tercih etme eğilimindedir.
Ekipleri üzerinde sürekli kontrolü elde tutmak isteyen yöneticiler için mobil çalışmaya geçiş oldukça zor olacaktır. Yönetim şekliniz bu değil ise, çalışanlarınıza bu çalışma modelini deneyimlemesine imkan sağlayarak ve bunun nasıl göründüğüne dair birkaç ipucu ile ekibinizi güçlendirebilirsiniz.
İnsan Kaynakları Uzmanı Burak ÇOLAK